1 Kasım 2011 Salı

YAVRUYKENDEN BORÇLANDIRICAN BUNNARI



EZGİ BAŞARAN/ Radikal


Eğer muntazam bir banka müşterisi olmazsanız, sadece okula girememekle, sınavlara alınmamakla kalmayacak, yemekhaneden bir lokma da yiyemeyeceksiniz.

Ordu’da bir sabah, okula gidiyorsunuz. Öğrenci olarak.

Bir üniversite öğrencisi olarak. O gün, panoya iliştirilmiş bir ‘açıklama’dan öğreniyorsunuz ki… Aha! Siz aynı zamanda bir banka müşterisine dönüşmüşsünüz. Bilginiz ve isteğiniz dışında.
***
Evet Ordu Üniversitesi öğrencileri… Dahası da var: Bugünden tezi yok, muntazam bir Vakıfbank müşterisi gibi davranmazsanız, sadece okula girememekle, sınavlara alınmamakla kalmayacak, yemekhaneden bir lokma da yiyemeyeceksiniz. Tabii öyle. Çünkü yemekhanede de bu öğrenci kartı, pardon kredi kartı geçiyor. Üstelik ikinci öğün için(öğle yemeğinden sonra çıkmadan bir de akşam yemeğimi halledeyim derseniz) karttan iki kat ücret kesilecek.

**

Ordu Üniversitesi rektör yardımcısı Prof. Nuri Yılmaz’ı aradım, “Gerçekten mi? Siz ciddi misiniz?” diye sormak için… Şöyle cevap verdi: “Şubat 2011’de eski rektörümüz Vakıfbank ile bir sözleşme imzalamış. Buna göre resimli öğrenci kimlik kartını Vakıfbank basacakmış. Bu kart aynı zamanda bir kredi kartı gibi kullanılabiliyor evet. Ama bunun için öğrencinin bankaya gidip kullanıma açtırması gerek. Biz de yeni yönetim olarak bu uygulamadan kartların basılmasıyla haberdar olduk. Henüz giriş-çıkış için de turnike kurmadık.”

**

Bir kere… O turnikeleri henüz kurmamış olmanız, Vakıfbank kredi kartının Ordu Üniversitesi öğrencileri için tek kimlik kartı olarak geçerli sayılması gerçeğini değiştirmiyor. Zaten bunu siz de kabul ediyorsunuz. Örneğin, “Peki başka bir kart var mı?” diyorum. “Yok” diyorsunuz. Açık ve net.

**

İkinci husus… O kart aynı zamanda bir kredi kartı gibi kullanılmıyor, o kart bir kredi kartı. Bankaya gidip iptal ettirmek isteyen öğrencilere, “üniversiteyle yapılan anlaşma gereği kredi kartı özelliğinin iptal edilemeyeceği, sadece limitin 1 TL’ye düşürülebileceği” söylenmiş. Ne hakla?

**

Ne hakla diye soruyorum da… Üniversitenin bana gönderdiği yazılı açıklamanın son cümlesi gösteriyor ki, karşımdaki yönetim anlayışı böyle bir sorunun cevabını veremeyecek bir dünyadan sesleniyor hayata: “Ordu Üniversitesi üniversiteyi kazanan öğrencilerine bedava kredi kartı dağıtmamakta, tam tersine seçkin bir kimlik kazandırmaktadır.”

**

Öyleyse, aynı dilden konuşmaya çalışalım…

Devlet üniversiteleri rektörlüklerinin dikkatine!

Kart basma parasından kıytırayım derken bankalarla yaptığınız anlaşmalar kişilik haklarına aykırıdır. Öğrencilerin hakkınızda hukuki işlem başlatması an meselesidir. Üniversite olarak öğrencilerinize seçkin kimlik kazandırma yolunun kredi kartı dağıtmak olduğunu düşünüyorsanız, sizin vereceğiniz eğitimin niteliği bir kez daha gözden geçirilecektir. Öğrencilerin yakasından düşmenizi ivedilikle rica ederiz. 01.11. 2011


NOT: Benzer uygulamanın Ege Üniversitesi’nde de denendiği, öğrencilerden sonra kredi kartı uygulamasının
öğretim görevlilerine de sirayet etmek üzere olduğu bilgim dahilindedir. (Ezgi Başaran /Radikal)

VE GEÇTİĞİMİZ LEMANLARDAN BİR SIKILHAN PARÇASI...

            - Alo Sıkılhan Öflan, Şey Çağrı Merkezi’nden Nurcall ben... Kapında kurye var, sana yeni bi kredi kartı gönderdik, içerde olduğunu biliyoruz kapıyı aç!
            - Sonunda kapıya da mı dayandın Nurcall? Telefon tacizleriniz yetmiyo mu?
            - Şimdi şöyle ki Sıkılhan bey, yeni kartınızla yurt içinde ve dışında özel helikopter ambulans hizmetini yüzde dokuza varan indirimlerle alıcaksınız, artı; boza, karyolayayı, hoşmerim, balata, nacak, çekme halatı, okçuluk müsabakalarında VİP Locası, akü suyu, yalnızca beşlik olmak üzere beton çivisi, havuz dibi aydınlatma lambası, iki ve üç numaralar haricinde zımpara kağıdı, yalnızca Macar filmlerinde geçerli sinema bileti, pikap iğnesi ve yelken tamiri harcamalarınızda kartınızda ekstra large gigaplatinium puan birikicek. Hadi aç şu kapıyı. Bak ben burdan kapının zilini duyuyorum. Aç, kuryenin verdiği sözleşmeyi imzala, kartı al, aidatı kestirmeye başla. Kapadın mı yine yoksa lan?... Alo... Sen kaşındın küçük aptal! O kurye gelip hergün zilinizi kanırtıcak. Hatta seni motosikletle yolda kovalıycak. Aphtaaal. Apıhtaaaaal! Nıhahaha.... Alo? (Leman)