28 Aralık 2012 Cuma

"LEVENT KIRCA NEYİNİ TUTAMADI?.. "

 

(Bekir Coşkun/Cumhuriyet) LEVENT KIRCA NEYİNİ TUTAMADI?

 Herkes susarken o konuştu…

Askeri rejim vardı mesela…
...
Salon asker doluydu…

Çıktı paşaya “demokrasiyi” anlattı…

Gönderdiler…



Dilini tutamadı…

Türkiye her sindiğinde…

O çıkıp ışıkların altında “Hodri Meydan” diyebildi…



Sivil yönetime geçildi…

24 Ocak kararlarının getirdiği sömürüyü, mülk satışlarını, zengin edilen yandaşları, hırsızlığı en iyi o dile getirdi…

Onu iki gündür yerden yere vuranların çoğu Turgut Özal’ın çevresinde yalakalık, yağcılık yaparken…

“Niye şeyimi çaldın ulan?” diye sorabildi…



“Şeytan bunun neresinde?” dedi…

Şeytanı gösterdi…

Bankerler faciasını, banka soygunlarını, trafik canavarını, hileli gıdaları, sağlık rezaletlerini, terörü, doğa yağmasını, domuz gribini, kadın cinayetlerini, şikeyi, asgari ücreti, işsizliği, emekliyi…



Şimdi Levent Kırca linç vaziyetinde…

“Benim de işim var, belki bir karı bulup düz…” demesi -ki kendisi özür diledi- ağzından kaçtı hadi…

Yıllarca “Zammına korum” dediğine güldünüz ya…

Çünkü zam yağmuru altında yoksullar ezilirken, Türkiye yine sinmiş, korkmuş, zamları sineye çekip sesini kesmişken, ancak gülmek geliyordu memleketin elinden…





Gerçek sanatçılar, sıradan insanlara benzemezler…

Dillerinin ucuna geleni söylerler…

Bu uğurda yüzyıllar boyu zindanlara kapatıldılar, kafaları kesildi, asıldılar…

Yine de tutamadılar…



Diyelim ki kızdınız…

O zaman niye güldünüz; Türkiye Tansu Çiller gibi birisini başına “Başbakan” yapmışken… Ve yalakalık yine tavana vurmuşken… Levent Kırca’nın çıkıp “Devletin jet ski’sini alıp nereye koydunuz?.. Onun yerine başka ski versek?” demesine?..

Herhalde lobuttan söz etmiyordu?..



Sanatçı toplumun sorunlarına arkasını dönemez…

Televizyonlar güldürü sanatçıları ile dolu…

İşte en iyisi askerin “patates soyması” ile güldürür sizi… Oysa ormanı, koyu, yaylası, boğazları ile Türkiye soyulurken…

Ama Deniz Feneri’ni ilk kimden duydunuz?…

Daha Deniz Feneri soygunu ortada yokken o haber verdi, neler yaptıklarını ve inanan saf insanları nasıl kandırdıklarını.

Levent Kırca’ydı, “Üfürükçüyü” anlatmıştı…

İnanmadınız…

Oldu…



Kıymayın…



 27 Aralık 2012 - bcoskun@cumhuriyet.com.tr
 
 
BAG'ın Notu: Gündelik siyasetin hay huyu içinde kutup ayıları bedeviler birbirini kovalarken, bin türlü yağ zehirlenmesi geçirip saçmalayan, rektöründen gazetecisine her türden zevat mikrofon karşısında erirken Levent Kırca Usta'ya ettiği bir kaç deli kelamından ötürü  hakkaten de kıymayalım.